Akşener: “Akdeniz’de yaşanan olay bir anlamda sınır ihlalidir”
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Akdeniz’de yaşanan olay, bizim için milli güvenlik meselesidir. Alman fırkateyninin, Yunanlı bir komutanın yönetiminde, Türk bandıralı gemimizde yaptığı hukuksuz arama, bir anlamda sınır ihlalidir.” dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Akdeniz’de Türk gemisinde yapılan aramanın, milli güvenlik meselesi olduğunu belirterek, “Alman fırkateyninin, Yunanlı bir komutanın yönetiminde, Türk bandıralı gemimizde yaptığı hukuksuz arama, bir anlamda sınır ihlalidir.” dedi.
Akşener, partisinin TBMM Grup Toplantısı‘nda yaptığı konuşmada, bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçek mimarlarının, hayatın her alanında, atılan her büyük adımın arkasında emeği olan öğretmenlerin günü olduğunu söyledi.
“Sanayici de onlardan öğrendi, ticaretle uğraşan da. Diplomatımız da onların tedrisatından geçti, gazetecilerimiz de. İşçimiz de öğrenci oldu, işletmecimiz de.” diyen Akşener, bu ülkede ter döken, katma değer üreten, taş üstüne taş koyan her bir vatandaşın, mutlaka bir öğretmenin ışığından faydalandığını dile getirdi.
Atatürk’ün, “Bir millet, savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi, ancak eğitim ordusuyla mümkündür.” sözünü hatırlatan Akşener, genç Cumhuriyet’in sağlam temellerinde, Türkiye’nin bugününde ve yarınında, eğitim ordusunun, öğretmenlerin payının büyük olduğunu ifade etti.
Akşener, bir öğretmen olarak içinde bulundukları zor şartlara rağmen Atatürk’ün kendilerine emaneti olan o kutlu sancağı dik tutan tüm meslektaşlarının gününü kutlayarak, “İyi ki varsınız.” dedi.
“Onlar sizi unuttu, biz unutmayacağız”
Hazreti Ali’nin, “Bana bir harf öğretenin, kırk yıl kölesi olurum.” sözünü anımsatan Akşener, şöyle konuştu:
“Ne muhteşem bir söz değil mi? Ama maalesef bu muhteşem sözden feyz alamayanlar, öğretmenlerimizi hep hor gördüler. Buradan iktidardakileri uyarıyorum, ‘Kurt kışı geçirir ama, yediği ayazı unutmaz.’ Öğretmenlerimiz de onlara reva gördüğünüz bu 18 yılı hiç ama hiç unutmayacak. Ay sonunu getiremediği için, ek iş yapmak zorunda kalışını, asla unutmayacak. Öğrencisiyle pazardaki tezgahının başında karşılaşınca, yüzünü saklayışını, asla unutmayacak.
Bu kadar kutsal bir mesleği, mevsimlik işçiliğe çevirenleri yani sizleri, asla unutmayacak. Sözleşmeli öğretmenlik diye bir saçmalık uydurup, onları güvencesiz bırakanları, asla unutmayacak. Çektikleri çileye rağmen, onlara ‘gösteriş meraklısı’ diyen bakanları, asla unutmayacak. Öğretmen kardeşlerim, onlar sizi unuttu ama biz unutmayacağız. Biz, ‘Her şartta ilim.’ diyen Peygamber efendimizin buyruğunu unutmayacağız. Biz, Başöğretmenimizin vizyonunu unutmayacağız. Biz, Cumhuriyetimizin mimarları öğretmenlerimizi unutmayacağız.”
İYİ Parti iktidarında, öğretmenlerin zincirlerini kıracaklarını belirten Akşener, “İktidara geldiğimizin ertesi günü, o sözleşmeleri yırtacağız. Atanamayan öğretmenler çilesine son vereceğiz. Öğretmenlerimizi hak ettikleri kadrolara kavuşturacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.” dedi.
Akdeniz’de Türk gemisinde hukuk dışı arama
Önceki gün Akdeniz’de yaşanan olayın, Türkiye için milli güvenlik meselesi olduğunu belirten Akşener, “Alman fırkateyninin, Yunanlı bir komutanın yönetiminde, Türk bandıralı gemimizde yaptığı hukuksuz arama, bir anlamda sınır ihlalidir. Çünkü uluslararası sulardaki bir gemi, bayrağını taşıdığı ülkenin toprağı kabul edilir.” değerlendirmesinde bulundu.
Herhangi bir şüphe olması durumunda, yapılması gerekenin, Türkiye’ye bilgi verilmesi, Türk makamlarının da gerekli prosedürü çalıştırması olduğunu dile getiren Akşener, “Ne var ki tam aksini yapıp baskın yapmayı tercih ettiler. Bunu basit bir işmiş gibi geçiştiremeyiz. Hükümetten, uluslararası hukuktan doğan haklarımızın, hukukumuzun korunması için gerekli adımları atmasını bekliyorum.” diye konuştu.
“Almanya ve Fransa’nın kararı her şeyden önce insan hakları ihlali”
Avrupa Türk Konfederasyonu’na bağlı derneklerin, Almanya ve Fransa’daki etkinliklerinin yasaklanmasını da kınayan Akşener, şunları kaydetti:
“Mesela Almanya’da yasalar gereği Avrupa Türk Federasyonu’na bağlı vatandaşlarımız, kendilerini ‘vatansever’ olarak tarif ederler. Toplantılarında, yaşadıkları ülkenin bayraklarını asmayı eksik etmez, yaşadıkları ülkelerin yasalarına ve geleneklerine saygı gösterirler. Avrupalı Türklerin bu zarif tutumlarına rağmen, Almanya ve Fransa hükümetleri, Türk Bayrağı’ndan rahatsız oluyorlarsa diyecek bir şey yok. Ancak bu kararların ardında başka hesaplar varsa şimdiden uyarmak istiyorum; medeniyetleriyle övünen her iki ülkenin bu kararı, her şeyden önce insan hakları ihlalidir.
Avrupa’da yaşayan Türklerin temel haklarını yok saymak, milletlerimiz ve ülkelerimiz arasındaki ilişkilere zarar verir. Hiçbir Avrupalı iktidar da Türk düşmanlığını iç siyaset malzemesi yaparak bir şey kazanamaz. Buradan ilan etmek isterim ki siyasi pozisyonları ne olursa olsun, Türk Konfederasyonu üyesi vatandaşlarımızın İYİ Parti olarak sonuna kadar arkasındayız.”