Naci Talat, 30’uncu ölüm yıl dönümünde kabri başında düzenlenen törenle anıldı
Kıbrıs’ta barış ve demokrasi mücadelesinin unutulmaz isimlerinden Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP) eski Genel Sekreteri Naci Talat Usar, ölümünün 30’uncu yıl dönümünde Lefkoşa Kabristanlığı’ndaki anıt mezarı başında anıldı.
Törene, 2’nci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, ana muhalefet CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, CTP Genel Sekreteri Erdoğan Sorakın, milletvekilleri, partililer, Naci Talat’ın ailesi ve sevenleri katıldı.
Törende, Naci Talat Usar’ın kızı, CTP Kadın Örgütü Başkanı ve milletvekili Sıla Usar İncirli ve CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman birer konuşma yaptı.
İNCİRLİ: “MEYDAN OKUMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Naci Talat’ın kızı CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli anma töreninde yaptığı konuşmasına; “Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin efsanevi genel sekreteri, sevgili babam Naci Talat’ı yitireli 30 yıl oldu” diyerek başladı ve babasının 28 Nisan 1984 tarihli Yenidüzen Gazetesi’ndeki yazısının “Barış, Demokrasi ve Adalete Özlem” başlığını taşıdığını ve “Toplumumuzdaki ekonomik düzen emekçilerin etrafına daha boğucu bir kıskaç sarmaya devam ediyor. İşçiler, emekçiler yürüyecek. Onların ekonomik, politik ve ideolojik kavgasına gönül ve omuz verenler yürüyecek” ifadelerine yer verdiğini hatırlattı.
Babasının, “O günkü iktidarı meclise ve halkın iradesine karşı darbe yapmakla suçluyor iktidarın hedeflerinin sendikaları, siyasi partileri baskı altına alıp, toplu iş sözleşmesi ve grev hakkını ortadan kaldırmak, düşünce özgürlüğünü yok etmek, halkı susturup köleleştirmek olduğuna dair uyarılarda bulunuyordu” diyen İncirli, bu niyetleri hala besleyenler olduğunu ama onların karşısında da yine kendilerinin olduğunu söyledi.
İncirli, 30 koca yıl geçtiğini, o günün çocuklarının, gençlerinin bugünün yetişkinlerinin onu bir tek gün bile unutmadığını vurgulayarak, “Onu hatırlarken yüreklerindeki bağlılık, inanç ve sevginin bir damla gözyaşı olup yanaklarından süzüldüğünü her gördüğümde CTP’ye adanmış olan bu en büyük yüreğin sevgili babam Naci Talat’ın aslında her birimizin içinde yaşamaya devam ettiğini anlıyorum” dedi.
Naci Talat’ı hüzünle anmanın onun neşeli, sarsılmayan, yorulmayan, mücadeleci karakteri ile uyuşmadığını, Naci Talat’ı mücadele ile, direniş ile, ilkeler ile, doğru siyasi hedeflerle ve gülümseyen gözlerle anmanın yaraştığını dile getiren İncirli, “Zaman zaman içimizde hissettiğimiz hüzün onun erken gidişinden ziyade ülkemizin içinde bulunduğu durumla ilişkilidir aslında” dedi.
Kıbrıs Sorunu, Kıbrıslı Türklerin kimliğini, kültürünü, varlığını, neslini geleceğe taşıyacak iki toplumlu iki kesimli siyasi eşitliğe dayalı federal çözüme ulaşamadığı için hüzünlendiklerini belirten İncirli, Kıbrıs Türk toplumunun iradesinin her geçen gün zayıflatılmaya çalışılmasına, demokratik hukuk düzeninin bu ülkenin geleceğine dair zerrece gailesi olmayanlar tarafından saldırıya uğramasına, toplumun örgütlü yapısına göz dikenlerin varlığına öfkelendiklerini ama aynı zamanda “bileylendiklerini” söyledi.
İncirli konuşmasına şöyle devam etti:
“Tıpkı Naci Talat’ın dediği gibi:
‘Hem yurdumuzdan hem barıştan hem de demokratik hak ve özgürlüklerden kuzu kuzu boyun eğip vazgeçeceğimizi sananlara bir kez daha düşünmelerini salık veririz’ diyerek meydan okumaya devam edeceğiz.
Naci Talat bugün bizlerle birlikte olmasa da onun cesur ve inançlı yüreğinden doğan CTP’nin mücadele ruhu hala bizimledir.
Yine Naci Talat’ın dediği gibi;
‘Artık çoktan eskimiş, çalına çalına cızırdayan eski plaklardan bu toplumun bıktığını ve pırıl pırıl, gürül gürül demokrasi, insanlık ve barış şarkıları okuyacak plaklara özlem duyduğunu’ biliyoruz ve bunun için mücadele ediyoruz. Başaracağız.
Naci Talat’ın çocuklara verdiği sözü tutacağız:
Boynumuzun borcu olsun çocuklar!
Sizlere başak gibi aydınlık, başak gibi bereketli, savaşsız, sömürüsüz, apaydınlık bir dünya kurmak bizim boynumuzun borcu olsun çocuklar!
‘Hayatı herkesin saçında yumuşak bir okşayış gibi güzelleştirmeye ömrünü adamışlara selam olsun’ demiştin bir defasında.
Bizler de Cumhuriyetçi Türk Partililer bu ülkeyi barışa, demokrasiye, eşit ve adil bir düzene kavuşturmaya senin yaptığın gibi ömrümüzü adadık, huzur içinde ol.”
ERHÜRMAN: “NACİ TALAT, DEMOKRASİ MÜCADELESİNİN ÖNDE GELEN NEFERLERİNDENDİ”
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da, “CTP’nin efsanevi Genel Sekreteri Naci Talat’ın, yaşadığı süre boyunca demokrasi mücadelesinin en önde gelen neferlerinden birisi olduğunu” vurguladı.
Vefatının üzerinden 30 yıl geçmesine rağmen Naci Talat’ın verdiği mücadelenin hala akıllarda olduğuna işaret eden CTP lideri Tufan Erhürman, “Bu topraklarda barışa, demokrasiye, adalete karşı olanlar hep vardı. Ama onlara karşı mücadele edenler de onlara geçit vermediler. 30 sene önce uğraştığımız şeylerle şimdi yeniden uğraşmak zorunda bırakılmak söz konusu. Canımızı daha fazla sıkmalarına asla izin vermememiz gereken, mücadeleyi daha da yükseltmemiz gereken bir dönemden geçiyoruz” dedi. 30 sene boyunca Kıbrıs Türk toplumuna yaşatılanların bir 30 sene daha yaşatılmasına izin vermeyeceklerini dile getiren Erhürman, “Mücadelemizi yüksek bir sesle, açık yüreklilikle, hiçbir şeyden korkmadan ortaya koymamız gereken bir dönemden geçiyoruz. Naci Talat iyi ki yaşadı, iyi ki hala bizimle birlikte. Anısı önünde sevgi ve saygıyla eğiliyorum” ifadelerini kullandı.