Osman Zorba: Bu seçim, bir koltuk mücadelesi değil, bir düzen değişikliği mücadelesi

Kıbrıs Sosyalist Partisi (KSP) Cumhurbaşkanı adayı Osman Zorba, yaptığı yazılı açıklamada, Kıbrıs Türk halkının yaşadığı ekonomik, siyasal ve toplumsal çıkmazın temelinde “bağımlı kapitalist düzenin yapısal sorunlarının” yattığını belirtti.
Zorba, “Bu çıkmazın kaynağı yalnızca kötü yönetim değildir. Bu düzeni sürdüren Türkiye Cumhuriyeti rejimi gölgesinde iki ana siyasi aktör ve küçük ortakları vardır: Bunlar UBP ve CTP’dir, ayrıca DP, YDP, TDP ve HP de bu düzenin parçasıdır” dedi.
UBP’nin kuruluşundan bu yana sermaye sınıfının, Türkiye burjuvazisinin ve Ankara merkezli vesayet mekanizmasının siyasal temsilcisi olduğunu savunan Zorba, “UBP’nin ‘istikrar’ ve ‘kalkınma’ söylemi, sermayenin çıkarlarını halkın çıkarıymış gibi gösteren ideolojik bir kılıftır” ifadesini kullandı.
CTP’ye de eleştiriler yönelten Zorba, “CTP, geçmişte ilerici ve emek yanlısı bir çizgi iddiası taşısa da bugün bu iddiasını tamamen yitirmiştir. Neoliberalizmin modernleştirici yüzünü temsil eder hale gelmiştir” dedi. Zorba, “UBP’nin sağcı programını daha kibar bir dille sürdüren bir politikacılar partisine dönüşmüştür” ifadelerini kullandı.
Zorba, iki parti arasındaki farkın sınıfsal değil, yönetim biçimi farkı olduğunu belirterek, “Biri patronun çıkarını pervasızca savunur, diğeri o çıkarı sosyal politika süsüyle meşrulaştırır. Ama sonuç değişmez: Halk yoksullaşır, sermaye zenginleşir” değerlendirmesinde bulundu.
Kıbrıs Sosyalist Partisi’nin vizyonunu da açıklayan Zorba, “Bu ada, ne Ankara’nın memuru ne de Brüksel’in alt taşeronu olmak zorundadır. Kıbrıs Türk halkının kurtuluşu, ‘Kıbrıs Helen halkı’ ile birlikte bağımsızlık, özgürlük, kooperatifçilik ve halk egemenliği temelinde mümkündür” dedi.
Zorba, mücadelenin “bir koltuk mücadelesi değil, bir düzen değişikliği mücadelesi” olduğunu belirterek, “Biz eğitimin, sağlığın, enerji ve ulaşımın halkın malı olmasını istiyoruz. Özel okullar, dersaneler, hastaneler yerine güçlü kamu kurumları olmalı” ifadelerini kullandı.
UBP ile CTP’nin dönüşümlü iktidarlarının “halkın iradesi üzerinde tahakküm rejimi haline geldiğini” savunan Zorba, KSP’nin bu tahakkümü reddettiğini vurguladı.
“Bizim siyasetimiz temsil değil, doğrudan katılım siyasetidir” diyen Zorba, hedeflerinin “halkın yönetimini kurmak” olduğunu kaydetti. Zorba, bunu “internet üzerinden en modern teknolojilerle Doğrudan Demokrasi sistemiyle” gerçekleştirmeyi hedeflediklerini belirtti.
Seçimin yalnızca bir oy verme meselesi olmadığını ifade eden Zorba, “Bu seçim, düzeni sorgulama cesareti meselesidir. Kıbrıs Türk halkı bu cesarete sahiptir çünkü geçmişinde direniş, dayanışma ve onur vardır” dedi.
Zorba açıklamasını, “Yaşasın Kıbrıs Sosyalist Partisi” ifadeleriyle tamamladı.